İçeriğe geç

Eski kulağı kesiklerden kim kaldı ?

Eski Kulağı Kesiklerden Kim Kaldı? – Tarihsel ve Toplumsal Bir İnceleme

Merhaba sevgili okur, bildiğimiz deyimlerden biriyle yaklaşıyoruz: “Eski kulağı kesiklerden”. Peki gerçekten “kim kaldı eski kulağı kesiklerden”? Bu ifadeyi günlük dilde kullanıyoruz ama kökeni, anlamı ve bugün hâlâ geçerliliği ne durumda, üzerine birlikte düşünelim.

Deyimin Kökeni ve Anlamı

“Eski kulağı kesiklerden” deyimi, Türkçede “görmüş geçirmiş”, “çok deneyimli”, “işin altında kalmış” gibi anlamlarda kullanılıyor. ([Mynet][1]) Ama neden “kulağı kesiklerden”? Kökenine dair birkaç rivayet var:

Bir rivayete göre, Hacı Bektaşi Veli’nin tekkesine girerken derviş adaylarının kulağına delik açılıp küpe takılırmış; sonra bu kuralı çiğneyenlerin küpesi alınır, “kulağı kesik” kalırmış. Halk “kulağı kesikler” diyerek bu kişileri anarmış. ([Milat Haberleri][2])

Bir başka rivayette ise çoban köpeklerinin kulağı kesilirmiş, kurtla savaşta avantaj sağlamak için; sonra “kulağı kesiklerden” ifadesi eski deneyimli köpekler için kullanılırmış. ([ekşi sözlük][3])

Bu iki farklı köken hikâyesi, deyimin anlamının nasıl şekillendiğini göstermesi açısından ilginç. Her ikisi de “önceden deneyim kazanmış, artık hasar görmüş ama ayakta kalmış” anlamına dair imge taşıyor.

Tarihsel Katmanları: Ne Zaman, Niçin?

İfade ilk olarak belirli sosyal ya da dinî kurumlarla bağlantılı görünüyor. Tekkelerdeki uygulama, derviş adaylarının kullandığı semboller ve cezai uygulamalarla ilişkilendiriliyor. Bu durumda “kulağı kesik” olma durumu, bir nevi “kuralları çiğneyen ama hayatta kalan, iz bırakmış kişi” imgesi üretiyor. (Tekke bağlamında) ([Bilgenç][4])

Öte yandan köpek kulaklarının kesilmesi hikâyesi ise halk kültüründen geliyor. Bu da deyimin halk dilinde benimsenmiş versiyonunu açıklıyor. ([ekşi sözlük][3])

Burada bilimsel açısından dikkat çeken nokta: dilbilimsel araştırmalar, deyimlerin çoğu kez mecaz anlam kazandığını ve söz konusu tarihi bağlamdan koparak yeni kullanımlara geçtiğini ortaya koyuyor. Yani bugün deyim “deneyimli”, “işini bilen” anlamında kullanılırken, kökeni farklı bir uygulamaya dayanıyor.

Bugünün Bağlamında: Kim “Eski Kulağı Kesiklerden”?

Peki, günümüzde bu ifadeyi kim için kullanıyoruz? Ve adil mi? Bu soruyu toplumsal bakış açısıyla irdeleyelim.

Deneyimli profesyoneller için mi? İş dünyasında ya da sanat alanında uzun yıllar başarıyla çalışmış biri için “eski kulağı kesiklerden” denebilir. Bu anlamıyla olumlu bir etiket.

Olumsuz ya da alaycı bir bağlamda mı? Deyim aynı zamanda “çok deneyimi var ama eskimiş, artık işi eskisi kadar geçerli değil” anlamı da taşıyabilir. Yani biraz da “eski takım, ayakta ama form dışında” imgesi.

Sosyal kontekste? Bir diğer tartışmalı kullanım alanı: toplumsal hiyerarşide “çok deneyimli ama zor durumda, artık tercih edilmeyen” gruplar için mecazi olarak “eski kulağı kesiklerden” denilmesi. Burada adaletsizlik ironi kazanıyor: “o kadar deneyimliyim ama beni kullanılmıyorlar” mesajı çıkabilir.

Bilimsel Perspektifle Deyimin İşlevi

Deyimler, dilbilim açısından kültürel bellek taşlarıdır. Bir deyimin varlığı, bir toplumun geçmişteki uygulamalarını, toplumsal değerlerini ve sembollerini korumasıdır. Bu deyim özelinde:

Dilbilimsel araştırmalar, deyimlerin metaforik transfer süreçlerine işaret eder: somut bir uygulama (kulak kesilmesi ya da küpe çıkarılması) → mecaz anlam (deneyim, eskilik) kazanır.

Sosyolojik açıdan bakıldığında, deyim “eskiyi bilen” ve “yeniye ayak uyduramayan” ayrımına ışık tutar. Bu, toplumsal değişimin dildeki izdüşümüdür.

Kültürel antropoloji açısından, “kulağı kesik olmak” imgesi, bir nevi ritüel ya da ceza bağlamlı sembolizmi içerebilir. Bu sembolizmin günümüzde “kesik kulak” metaforuna dönüşmesi ilginçtir.

Tartışma Başlasın

– Bu ifade hâlâ uygun mu? “Eski kulağı kesiklerden” demek deneyimi övüyor mu yoksa dışlanmışlığı ima mı ediyor?

– Kullanılışı değişmiş mi? Sizce bu deyim olumlu mu yoksa hafif alaycı mı kullanılıyor?

– Geçmişteki ritüel ve ceza bağlamı düşündürücü; bir deyim bugüne taşındığında bağlı olduğu uygulamalar unutulur mu? Ve bu unutulurken anlamı zarar görür mü?

Sonuç

“Eski kulağı kesiklerden kim kaldı?” sorusu sadece bir retorik değil; dil, toplumsal değişim ve kültürel bellek açısından üzerinde durulması gereken bir sorudur. Bu deyim kökeninde belirli uygulamalara dayanıyor ancak bugün farklı anlam katmanları kazanmış durumda. Bu katmanları fark etmek, kullandığımız dili daha bilinçli kılıyor. Ve belki de herkes biraz “kulağı kesik” olabilir — geçmişten gelen izlerle ama hâlâ ayakta.

Siz ne düşünüyorsunuz? Bu deyimi duyduğunuzda hangi anlam geliyor aklınıza? Yorumlarınızı bekliyorum.

[1]: https://www.mynet.com/eski-kulagi-kesiklerden-olmak-ne-demek-eski-kulagi-kesiklerden-olmak-tdk-sozluk-anlami-nedir-170100013718?utm_source=chatgpt.com “Eski kulağı kesiklerden olmak ne demek? Eski kulağı … – Mynet”

[2]: https://www.milatgazetesi.com/haber/eski-kulagi-kesiklerden-deyimi-nereden-198196?utm_source=chatgpt.com “”Eski Kulağı Kesiklerden” deyimi nereden geliyor?”

[3]: https://eksisozluk.com/eski-kulagi-kesiklerden–152092?utm_source=chatgpt.com “eski kulağı kesiklerden – ekşi sözlük”

[4]: https://www.bilgenc.com/eski-kulagi-kesiklerden-deyiminin-hikayesi/?utm_source=chatgpt.com “Eski Kulağı Kesiklerden Deyiminin Anlamı ve Hikayesi”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
vdcasinosplash